İletileri Göster
3541
Cilt Bakımı, GUzellik ve Makyaj / Amelİyat İzlerİ tedavİsİ
« : Aralık 03, 2014, 03:22:34 ÖS »
AMELİYAT İZLERİ TEDAVİSİ
Ameliyat izi birçok ameliyat sonrası gözlenebilir. Cildin yapısı ve ameliyattaki kullanılan materyallere gösterilen reaksiyon iz oluşumunda önemli etkenlerdendir. Ameliyat izi oluşumunda önemli bir etkende ameliyat yarasının iltihaplanmasıdır. İltihaplanmış yaralar daha geç iyileşir ve önemli ölçüde iz bırakabilirler.
Ameliyat izleri daha çok yüzeyden kabarık dokular şeklindedir. Bazen sedefimsi gri ve yüzeyden çökme tarzında izlerde oluşabilir. Tüm bu izlere scar adı verilmektedir. scarlar aşırı reaksiyonla iyileşmiş yara dokularıdır. Bu dokular oldukça serttir. Fibröz bağ doku elemanlarından zengin olduklarından tedavileri de zor olmaktadır.
Bu izlerin içine ilaçların etki etmesi zordur. Bu nedenle denenen krem ve jel türü maddelerin başarı oranları düşüktür. Büyük ameliyat izlerinde cerrahi yöntemler denenmektedir. Bir orana kadar başarılı olmaktadırlar. Fakat bazen yapılan ikinci cerrahide iz bırakmaktadır. Cildin yapısı bu anlamda önem kazanır.
Sezaryen ameliyatları sık yapılan ameliyatlardır. Bu nedenle kadınlarda en çok sezaryen ameliyatı izine rastlanır. Bir diğer sık karşılaşılan izde tiroid ameliyatına bağlı boyun izleridir. Bu izlerde tedavi edilmesi istenen izlerdendir.
Fraksiyonel lazer tedavileri son yıllarda ameliyat izi tedavilerinde başarıyla kullanılmaktadır. Ameliyat izlerindeki kötü iyileşmiş dokuya uygulanır. Ameliyat izinin bir kısmında nekroz yani erimeye neden olur. Erime sonrası yan tarafta etkilenmemiş normal cilt dokusu tarafından etkilenen alanın üzeri örtülür. İyileşme süresi kısadır. Yaklaşık2 hafta sürer. Ayda bir kez lazer seansı uygulanarak cildin kendini toparlaması beklenir.
Ameliyat izlerinde lazer tedavileri de 0 başarılı değildir. Çünkü kişinin cilt yapısı, ameliyat izinin büyüklük ve genişliği başarı oranını belirler.
Uygulaması kolay bir yöntemdir. 10 dakika kadar bir sürede örneğin sezaryen izine e uygulanabilir. Yan etki ihtimali oldukça düşük olduğundan denemekte yarar olduğunu düşündüğümüz ve tavsiye ettiğimiz bir yöntemdir.
Ameliyat izi birçok ameliyat sonrası gözlenebilir. Cildin yapısı ve ameliyattaki kullanılan materyallere gösterilen reaksiyon iz oluşumunda önemli etkenlerdendir. Ameliyat izi oluşumunda önemli bir etkende ameliyat yarasının iltihaplanmasıdır. İltihaplanmış yaralar daha geç iyileşir ve önemli ölçüde iz bırakabilirler.
Ameliyat izleri daha çok yüzeyden kabarık dokular şeklindedir. Bazen sedefimsi gri ve yüzeyden çökme tarzında izlerde oluşabilir. Tüm bu izlere scar adı verilmektedir. scarlar aşırı reaksiyonla iyileşmiş yara dokularıdır. Bu dokular oldukça serttir. Fibröz bağ doku elemanlarından zengin olduklarından tedavileri de zor olmaktadır.
Bu izlerin içine ilaçların etki etmesi zordur. Bu nedenle denenen krem ve jel türü maddelerin başarı oranları düşüktür. Büyük ameliyat izlerinde cerrahi yöntemler denenmektedir. Bir orana kadar başarılı olmaktadırlar. Fakat bazen yapılan ikinci cerrahide iz bırakmaktadır. Cildin yapısı bu anlamda önem kazanır.
Sezaryen ameliyatları sık yapılan ameliyatlardır. Bu nedenle kadınlarda en çok sezaryen ameliyatı izine rastlanır. Bir diğer sık karşılaşılan izde tiroid ameliyatına bağlı boyun izleridir. Bu izlerde tedavi edilmesi istenen izlerdendir.
Fraksiyonel lazer tedavileri son yıllarda ameliyat izi tedavilerinde başarıyla kullanılmaktadır. Ameliyat izlerindeki kötü iyileşmiş dokuya uygulanır. Ameliyat izinin bir kısmında nekroz yani erimeye neden olur. Erime sonrası yan tarafta etkilenmemiş normal cilt dokusu tarafından etkilenen alanın üzeri örtülür. İyileşme süresi kısadır. Yaklaşık2 hafta sürer. Ayda bir kez lazer seansı uygulanarak cildin kendini toparlaması beklenir.
Ameliyat izlerinde lazer tedavileri de 0 başarılı değildir. Çünkü kişinin cilt yapısı, ameliyat izinin büyüklük ve genişliği başarı oranını belirler.
Uygulaması kolay bir yöntemdir. 10 dakika kadar bir sürede örneğin sezaryen izine e uygulanabilir. Yan etki ihtimali oldukça düşük olduğundan denemekte yarar olduğunu düşündüğümüz ve tavsiye ettiğimiz bir yöntemdir.
Yüzün tam merkezinde olan burun, yüz güzelliğini en çok etkileyen yapıların başında gelir. Yüz yüze yapılan görüşmelerede bakışların odaklandığı noktada yer alır. Burun güzelliği yüz güzelliğine fazladan bir değer katarken, burundaki şekil bozuklukları da bir o kadar rahatsızlık verir. Bu yüzden estetiğin ön plana çıktığı günümüzde burun estetiği ameliyatlarının da önemi her geçen gün artıyor.
Erojenik bir organ olan meme, kadınlığı simgelemekle birlikte, kadının fiziki görünümünde de önemli bir yer alır. Her kadın, estetik olarak güzel göğüs sahibi olmayı diler. Fakat memelerin çift ya da tek taraflı gelişme kusuru ya da gebeliğin ardından kilo vermeye bağlı olarak, meme dokusu hacmini yitirebiliyor ve normalden daha küçük olabilir. Bu gibi durumlarda meme büyütme ve dolgunlaştırma için yapılan meme büyütme ameliyatları ile daha iri, daha dolgun, daha büyük, 
Dünya üzerinde milyonlarca kadın göğüs ölçülerinden dolayı rahatsızlık çekiyor. Büyük ve sarkık göğüsler, kadınlarda ciddi problemlere zemin hazırlıyor. Göğüslerin normalden daha büyük ve ağır olması, kadının fiziki görüntüsünü bozmasının yanı sıra boyun, sırt ve omuz ağrılarına, normal dik duruş pozisyonunun bozulmasıyla kamburlaşmaya, memelerin karın cildi ile temas eden alt yüzeyinin aşırı terlemesi ile pişik oluşması ve mantar infeksiyonlarına, sütyen askılarının omuz üzerinde derin izler bırakmasına neden olur. Meme büyüklüğünün fazla olması, hareket kısıtlılığıyla birlikte kıyafet seçiminde ve beğenisinde hissedilen sıkıntılar, göğüs büyüklüğünü gizleme çabaları gibi sosyal problemleri de beraberinde getiriyor. Büyük göğüsleri gizlemek, ağırlığını taşımak, uygun beden sütyen ve kıyafet bulmak, terleme yapması, tek tek ele alınınca basit şikayetler gibi görünse de, bunların hepsini alt alta topladığınızda, toplamı büyük bir kabusa dönüşebilir. Büyük ve sarkık memelerin yol açtığı bu tür şikayetlerden meme küçültme ameliyatları ile kurtulmanız mümkündür.
Uygulanan her iki farklı meme küçültme ameliyatı tekniğine ait ameliyat tasarımı
Karın, insanın dış görünümüne doğrudan yansıyan, estetik önemi olan bir vücut bölgesidir. Karın bölgesinde doğumdan sonra meydana gelen cilt çatlakları, karın duvarını oluşturan kasların gevşemesi sonucu karında sarkma, gevşeme, yağ birikimi ve şişkinlik gibi deformasyonlar sık olarak görülüyor. Abdominoplasti, yani karın germe estetiği, orta ve alt karın bölgesindeki fazla deri ve yağ dokusunun alınarak, karın duvarı kaslarının eski gerginliğini ve sıkılığını sağlayan 
İşlemin yapılışı Klasik liposuction : Liposuction uygulanacak bölgenin yakınlarından bir yerde, deri 3-4 mm kesilir. Bu kesinin içinden çapları 2, 3 ya da 4 mm gibi kalınlıklarda kanül ismini verdiğimiz borular sokulur. Kanülün dışarıda kalan ucu ise vakum yapan bir aspiratör cihazına bağlıdır. Deri altına sokulan kanül, ileri geri hareket ettirilerek, ucu ile yağ dokusunu ince ince parçalar, parçalanan yağlar, kanülün diğer ucunda bağlı olan aspiratör ile vakum yapılarak emilir.
Stres, yer çekimi, sigara ve güneşin olumsuz etkileri yaş ilerledikçe insanın yüzünde ortaya çıkmaya başlar ve yüz estetiği de etkilenir. Yaşlanmaya dair ilk belirtiler 30[hstekesme]lu yaşlarda yavaş yavaş görünmeye başlar, 50 li yaşlarda ise yerleşik bir hale gelir. Yaşlanmanın etkileri, yüz estetiğini oluşturan tüm dokularda ortaya çıkar. Yüz kemikleri incelip, zayıflar, hacimleri azalır. Kaslar gevşeyerek, zayıflar ve yer çekiminin etkisine yenilerek sarkmaya başlar. Yağ dokusu incelerek, zayıflar, ve dolgunluğu azalır. Yağ dokusunun zayıflaması ile deri buruşarak, bollaşır, elastikiyetini yitirerek, tüm yumuşak dokular ile birlikte sarkmaya başlar. Bu mekanizma ile yüzdeki statik çizgiler ortaya çıkar. Diğer taraftan mimik kasları da yıllarca çalıştığı için üzerini örten deri üzerindeki kıvrımlarının belirginleşmesini sağlar, böylece dinamik çizgiler de ortaya çıkmış olur. Yüz estetiği, göz çevresi ve alın çizgilerinin belirginleştiği, yanak, kaş, çene altı, ve boynun gevşeyip sarktığı, göz kapaklarındaki yağ torbacıklarının belirginleştiği bir duruma gelir ve sonuçta daha yorgun, yaşlı ve çökmüş bir görünüm alır. Yüz estetiği ameliyatlarını, ilerleyen yaşın bu tür etkilerini hisseden sağlıklı olan her kişiye uygulamak mümkündür. Estetik 
Günlük hayatımızdaki pürüzlü yüzeyleri daha pürüzsüz hale getirmek için yapılan zımparalama işleminin estetik cerrahideki uygulamasına dermabrazyon denir. Buradan da kolaylıkla anlayabileceğiniz gibi bu işlem, deri yüzeyindeki pürüzlü görünümü azaltmak için uygulanır. Deri yüzeyindeki pürüzlü görünüm çoğu zaman yüz bölgesinde iz bırakarak iyileşen sivilcelerden ya da kabarık yara izlerinden kaynaklanır. Uygulama esnasında derinin en yüzeysel tabakası zımparalanarak soyulur. Soyma işleminin oluşturduğu yüzeysel yara, iyileştikten sonra yüzeyi daha düzgün, daha taze ve gergin bir cilt ile yenilenir. Sonuçta pürüzlerin daha hafiflediği bir görünüm ortaya çıkar.
Ameliyat sonrası